Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • İnceleyenler Kulübü'nde her konuda deneyimlerinizi paylaşabilirsiniz. Bu sayede "Bilinçli Tüketici Toplumu" oluşturma hedefimize katkı sağlayabilirsiniz. :)
  • inceleriz.com üzerinden inceleme ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Samsung Kanun Tanımamazlık

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan pear
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

pear

İnce Eleyen
Kadim Üye
Katılım
2 Mar 2023
Mesajlar
276
Bu konuyu bu ülkenin insanına reva görülen tüketici hakları bazında açıyorum. Biraz sistematik olsun ki milyar dolarlık Samsung'un (Güney Kore'de bürokrasiyle yaptıklarına Google'dan bakın derim) bir kaç bin lira için nasıl bu ülkenin kurallarını tanımadığını görün. Biraz parantezli olacak çünkü tefsir edilmeye ihtiyaçları var.



Sorun:

-Sevgili anneme 1 yıl önce alınan Samsung marka mikrodalga fırının buz çözme özelliğinin 2 hafta önce çalışmamaya başlamaması.



İlk Şikayet Süreci:

- Müşteri hizmetleri aranır, oradan servise yönlendirilir her aşamada her Türk vatandaşının hakkı olan değişim hakkının kullanılacağı belirtilir. (Burada servisin incelemek için hangi malları evden alıp almayacağı konusu ayrı konuşulmalı tam bir keyfiyet var burada)

- Servis sanki bir tasarruf yetkisi veya mevzuatsal bilgisi varmış gibi (1-sizi bilgisiz sanmaları; 2-acilen servislere tüketici hakları hakkında adam akıllı eğitim verilmeli) (sanki uygulama umurlarında diyebilirsiniz) 1 ay geçtiği için (14 günlük cayma hakkını anlatmaya çalışıyor onu da yanlış yapıyor) artı onarım olursa tamir edilip verileceği söyleniyor. (PROSEDÜRLERİ BÖYLEYMİŞ). Yani normlar hiyerarşisinde Samsung prosedürleri en üste yer almakta.

- Şahsım tarafından bahsedilenin cayma hakkı olduğu ve konuyla alakası olmadığı; 6502 sayılı Kanunu madde 11'e göre seçimlik hakkımın olduğu ve seçimin benim tarafımdan yapılacağı bildiriliyor. Onlar ise doğrudur (Kanunu hiç duymadıklarına bile yemin edebilirim, bilgisiz tüketici bunların elinde ne olur siz tahmin edin) ama prosedürümüz böyle diye tekrar edince sinirler boşalıyor ve kanunlardan nasıl üstün oldukları sinirle yüzlerine söyleniyor. Bilgisiz oldukları yüzlerine direk vurulunca merkezi aramam isteniyor.

- Merkezle yapılan görüşmenin yaklaşık %30'u yanlış bilgilerini düzetmek %70'i ise bu ülke insanına yaptıkları haksızlıklar ve kanun tanımazlıkları üzerine oluyor. (Burayı kısa kesiyorum 1 saat sürdü konuşma)



Hasar Tespit Süreci:

-Sonucun zaten baştan belli olduğu süreçte kısa bir anlatımla ana kartın bozulduğu tutanak altına alınıyor (malım ayıplı itirafı) ve rapor merkezdeki mühendis grubuna gönderiliyor (ee mal ayıplı kabul ettin bunu, 6502 madde 11 değişim hakkı?). Çok kıymetli mühendis grubumuzda kağıt üzerinden hem teknik hem de hukuki (?) bir karar vererek onarım yapılacak diyor.

-Servis bu bilgiyi bana bildiriyor, tarafımdan kanun tanımamazlık tekrar vurgulanıyor. Cevap yine şu 1 ay içinde olsaydı değişim olurdu. Güler misin ağlar mısın.

-Burada en profesyonel hareketleri sizi bilgisi olmayan tüketici olarak gördüklerinden gereksiz yere her gün aramaları (Bugün şu oldu, yarın şu olacak, sabah sizi şu aradı şimdi ben vs. esası olmayan şeyler). Siz de ne kadar ilgililer diye pozitif motive olabilirsiniz. Kısacası böyle bağlamaya çalışıyorlar yararınızı düşündükleri imajıyla.

Sonuç:

-Sevgili annem tamir ettirelim kullanayım demesine rağmen THH'ye başvuru yapılacak. Şikayetler de arkasından gelecek.

-Kanun tanımamazlık, ülke insanının hakkını gasp etme, kazancına ortak olma (Samsung 2022 geliri 300 milyar dolar üstü), psikolojik yıpratma. Nasıl bu kadar cesur olabiliyorlar sizce?

-Ülkemiz tüketici hakları mevzuatında bazı eksiklikler olsa da 2013 yılında yürürlüğe giren yeni kanun yeterli sayılmaktadır. Sorun uygulamada şirketlerin buna uymaması ve yükümlülüklerinin şikayete konu mallarla sınırlı kalmasıdır. Bu durumlarda söz konusu mallardan bağımsız ağır cezai yaptırımlar getirilmelidir. Mevcut hal o kadar ileriye gitmiştir ki bu şirketler mahkeme kararlarını bile buna bilgi ve belge talepleri de dahil olmak üzere yerine getirmez olmuşlardır. 2021 yılında Hollanda'da ACM kurumunun (tüketici haklarına ilişkin) Samsung hakkında 5 yıllık dönem için televizyon fiyatlarını başlıca tedarikçileri zorlayarak sistematik şekilde nasıl şişirdiğine ilişkin yaptıklarını araştırın. Hatta o kadarki bu kurum sabah baskınları yaparak kanıt topladı ve bütün bunları ülke insanının hakkını korumak için yaptı. Bunlarla ilgili şahsi uğraşım var.

-Tüketici açısından ise bana dokunmayan bin yıl yaşasın, sorunum yoksa diğerleri beni ilgilendirmez, sorunum olursa çözülene kadar diğer insanlarla iletişim kurarım, nasıl olsa birileri uğraşır pragmatik kafasını da bir yere not etmek gerek.

-Kötü kanun yoktur, kötü uygulama vardır.
 
Marka, bilinilirliği ve değeri yüksek olduğu için itibar kaybını önemsemiyor, nasılsa bir müşteri gider diğer gelir. Ayrıca Diğer marklarda da durumun böyle olduğunu bildiğinden, bu işin piyasası bu diye düşünüyor sonuçta müşteri nereye gidecek ki? . Müşterisini THH ye zorluyor ki bu durumda olan 10 kişiden 1-2 kişi gitmezse kara geçmiş olacak. THH ye gidenin de değişim kararı aldırması halinde en başta yapacağı işi yapmış olacak bu durumda bir kaybı da yok. THH tazminat kararı da veremediği için bir ayrıca bir ceza ödeme durumu da yok. Neden müşteriyi önemsesin ki?
 
Mayıs ayında yazın giymek için Skechers ayakkabı aldım 1799 Tl ye. Temmuzda yanındaki dikişler patlamay başladı aldığım mağazaya götürdüm 2 hafta sonra cevap üretim hatası yoktur gelin alın. Almaya gittim çalışan diyor ki THH ye gidin değiştirme kararı çıkacaktır. Bende biliyorum ama bütün yaz ayakkabısız kalmamak için gidip aynı fiyata Adidas aldım. Bu arada Para iadesi için THH ye başvurdum firma THH ye savunma bile göndermedi para iadesi kararı çıktı Eylül başı gittim paramı aldım. Firmanın umurunda mı? değil nasılsa marka bilinirliği yüksek bir tek ben o marka ayakkabı almasamda onun için önemli değil

Benzer şekilde bu gün Halkbankası kredi kartına her yıl olduğu gibi bu yılda aidat yazmış. Her yıl olduğu gibi tekrar aradım her seferinde başvurumu kabul etmediklerini ama benim her yıl THH ye giderek bu parayı geri aldığımı boşu boşuna uğraşmamak için aidatı geri almalarını söyledim ama gene değerlendirme RED geldi. Şimdi 4. sefer THH ye gideceğim ve her yıl olduğu gibi paramı geri alacağım. Peki burada amaç ne Koskoca Halkbankası bile bile neden bunu yapıyor? Çünkü bir yaptırımı yok bir tazminat yok yapması için bir sebep yok. En baştan ödeyeceğime en son öderim zaten herkes itiraz etmiyor etmeyenleri cebe atarım edene de sonra öder geçerim diyor.

Bu şekilde örnekleri çoğalmak mümkün. Bana göre THH ayrıca tazminata hükmedemediği sürece müşterinin hakkı falan yok.
 
Bu konuyu bu ülkenin insanına reva görülen tüketici hakları bazında açıyorum. Biraz sistematik olsun ki milyar dolarlık Samsung'un (Güney Kore'de bürokrasiyle yaptıklarına Google'dan bakın derim) bir kaç bin lira için nasıl bu ülkenin kurallarını tanımadığını görün. Biraz parantezli olacak çünkü tefsir edilmeye ihtiyaçları var.



Sorun:

-Sevgili anneme 1 yıl önce alınan Samsung marka mikrodalga fırının buz çözme özelliğinin 2 hafta önce çalışmamaya başlamaması.



İlk Şikayet Süreci:

- Müşteri hizmetleri aranır, oradan servise yönlendirilir her aşamada her Türk vatandaşının hakkı olan değişim hakkının kullanılacağı belirtilir. (Burada servisin incelemek için hangi malları evden alıp almayacağı konusu ayrı konuşulmalı tam bir keyfiyet var burada)

- Servis sanki bir tasarruf yetkisi veya mevzuatsal bilgisi varmış gibi (1-sizi bilgisiz sanmaları; 2-acilen servislere tüketici hakları hakkında adam akıllı eğitim verilmeli) (sanki uygulama umurlarında diyebilirsiniz) 1 ay geçtiği için (14 günlük cayma hakkını anlatmaya çalışıyor onu da yanlış yapıyor) artı onarım olursa tamir edilip verileceği söyleniyor. (PROSEDÜRLERİ BÖYLEYMİŞ). Yani normlar hiyerarşisinde Samsung prosedürleri en üste yer almakta.

- Şahsım tarafından bahsedilenin cayma hakkı olduğu ve konuyla alakası olmadığı; 6502 sayılı Kanunu madde 11'e göre seçimlik hakkımın olduğu ve seçimin benim tarafımdan yapılacağı bildiriliyor. Onlar ise doğrudur (Kanunu hiç duymadıklarına bile yemin edebilirim, bilgisiz tüketici bunların elinde ne olur siz tahmin edin) ama prosedürümüz böyle diye tekrar edince sinirler boşalıyor ve kanunlardan nasıl üstün oldukları sinirle yüzlerine söyleniyor. Bilgisiz oldukları yüzlerine direk vurulunca merkezi aramam isteniyor.

- Merkezle yapılan görüşmenin yaklaşık %30'u yanlış bilgilerini düzetmek %70'i ise bu ülke insanına yaptıkları haksızlıklar ve kanun tanımazlıkları üzerine oluyor. (Burayı kısa kesiyorum 1 saat sürdü konuşma)



Hasar Tespit Süreci:

-Sonucun zaten baştan belli olduğu süreçte kısa bir anlatımla ana kartın bozulduğu tutanak altına alınıyor (malım ayıplı itirafı) ve rapor merkezdeki mühendis grubuna gönderiliyor (ee mal ayıplı kabul ettin bunu, 6502 madde 11 değişim hakkı?). Çok kıymetli mühendis grubumuzda kağıt üzerinden hem teknik hem de hukuki (?) bir karar vererek onarım yapılacak diyor.

-Servis bu bilgiyi bana bildiriyor, tarafımdan kanun tanımamazlık tekrar vurgulanıyor. Cevap yine şu 1 ay içinde olsaydı değişim olurdu. Güler misin ağlar mısın.

-Burada en profesyonel hareketleri sizi bilgisi olmayan tüketici olarak gördüklerinden gereksiz yere her gün aramaları (Bugün şu oldu, yarın şu olacak, sabah sizi şu aradı şimdi ben vs. esası olmayan şeyler). Siz de ne kadar ilgililer diye pozitif motive olabilirsiniz. Kısacası böyle bağlamaya çalışıyorlar yararınızı düşündükleri imajıyla.

Sonuç:

-Sevgili annem tamir ettirelim kullanayım demesine rağmen THH'ye başvuru yapılacak. Şikayetler de arkasından gelecek.

-Kanun tanımamazlık, ülke insanının hakkını gasp etme, kazancına ortak olma (Samsung 2022 geliri 300 milyar dolar üstü), psikolojik yıpratma. Nasıl bu kadar cesur olabiliyorlar sizce?

-Ülkemiz tüketici hakları mevzuatında bazı eksiklikler olsa da 2013 yılında yürürlüğe giren yeni kanun yeterli sayılmaktadır. Sorun uygulamada şirketlerin buna uymaması ve yükümlülüklerinin şikayete konu mallarla sınırlı kalmasıdır. Bu durumlarda söz konusu mallardan bağımsız ağır cezai yaptırımlar getirilmelidir. Mevcut hal o kadar ileriye gitmiştir ki bu şirketler mahkeme kararlarını bile buna bilgi ve belge talepleri de dahil olmak üzere yerine getirmez olmuşlardır. 2021 yılında Hollanda'da ACM kurumunun (tüketici haklarına ilişkin) Samsung hakkında 5 yıllık dönem için televizyon fiyatlarını başlıca tedarikçileri zorlayarak sistematik şekilde nasıl şişirdiğine ilişkin yaptıklarını araştırın. Hatta o kadarki bu kurum sabah baskınları yaparak kanıt topladı ve bütün bunları ülke insanının hakkını korumak için yaptı. Bunlarla ilgili şahsi uğraşım var.

-Tüketici açısından ise bana dokunmayan bin yıl yaşasın, sorunum yoksa diğerleri beni ilgilendirmez, sorunum olursa çözülene kadar diğer insanlarla iletişim kurarım, nasıl olsa birileri uğraşır pragmatik kafasını da bir yere not etmek gerek.

-Kötü kanun yoktur, kötü uygulama vardır.
Neresinden tutalım, hangi satırından başlayalım bilemedim.
Söz konusu yine Samsung, söz konusu yine bir umursamaz ithal marka.

Dünden beri çok yoğunluk var hem fiilen hem de kafamın içerisinde, dün Hakem Heyetine ziyaretime gelen bir genç dostumun başına gelenler ile ilgili de yine bir araştırma soruştıurma süreci vs derken baktık ki böyle birey bazında bu işleri çözmek mümkün olmayacak, bari genel ve toplu şekilde konuların üzerine gidelim fikri çerçevesinde bazı girişimlerde bulunmaya çalışıyoruz.

Vatandaşımızın ilgisizlik düzeyini görünce pek sonuca ulaşmak mümkün görünmese de ''mücadeleye devam'' diyoruz.

Tam da bugün çektiğim 15 saniyelik videoda belirttiğim gibi, Yasal hakkını zvar fakat karşı taraf bunu pervasızca size ''vermiyorum'' diyor.

Diyebiliyor çünkü DEVLET ne yazık ki bunu uygulamayana bir ceza kesmiyor. Hakem heyetlerine de ceza ve tazminat yetkisi vermiyor, neticede olan vatandaşa ve Devletin kaynaklarına oluyor.
 
Oncelikle vatandas bazinda bir kültür olusmali ki bu zor görünüyor. Bu işler en alt seviyede kaldırıma park edip engelliler basta olmak uzere insanların geçmesine izin vermeyenlerden geliyor. Niye ceza yok? Boyle bir kültür anlayışı en temel medeni durumda boyleyse daha üst konular nasıl çözülebilir. Sonuc: rastgelelilik
 
Eğitim ceza ile olmaz diye düşünenler olabilir ama medeni ülkeler kurallar üzerine kurulu. Kuralları sıkı sıkıya takıp ediyorlar ve uygulamayanlara can acıtıcı cezalar veriliyor. Bundan dolayıdır ki yurtdışında yaşayan birçok vatandaşımız orada yaya geçidinde kurallara uyarken burada umursamaz oluyor.
 
Eğitim ceza ile olmaz diye düşünenler olabilir ama medeni ülkeler kurallar üzerine kurulu. Kuralları sıkı sıkıya takıp ediyorlar ve uygulamayanlara can acıtıcı cezalar veriliyor. Bundan dolayıdır ki yurtdışında yaşayan birçok vatandaşımız orada yaya geçidinde kurallara uyarken burada umursamaz oluyor.
12 sene yurtdışında yaşadım. Oradaki insanlar da temelde medeni değil ama yaptırımlar onları medeni olmaya zorlamış ve sonunda iyisiyle kötüsüyle bir medeniyet standardı gelmiş. Bu taa M.Ö. 451 yılındaki 12 Levha Kanunlarına kadar gider. Oradakilerin orada yapamayıp burada yaptıklarıyla ilgili de neler var neler.
 
Eski telefonların parçaları olmuyor ariza yapınca arkasında durmuyorlar
 
Bunun benzeri benim başıma da geldi.

Samsung 46D5500 TV var. Garanti bitimine 2 ay kala ölü piksel yüzünden değişim talep ettik. Yetkili Servis bir tane panel getirdi. Ama onun da sol üstü darbe almış. Tabi o zaman bu kaplama vs bilmiyoruz. Gösterdim bu ne vs diye, servis formunu da bana imzalatmadan darbeli panelli tvyi bıraktı gitti. Dedim imza vs atmayacak mıyız? Yok abi ben yeni panel gelince seni arayacağım dedi bir daha ne arayan ne soran oldu.

Yetkili servisi arıyorum o eleman ayrıldı sizin kayıt dahi yok diyor. E diyorum servis istek formu var. Bak panel değişti ama benim imzam yok. Kem küm.

Samsung MH hiç umursamadı. Servis ile çözün dedi geçti. Adamlara imzam yok servis formunda panel değiştirdiler diyorum hiç oralı olmuyorlar. Ürün öyle kaldı elimizde.
 
Bunun benzeri benim başıma da geldi.

Samsung 46D5500 TV var. Garanti bitimine 2 ay kala ölü piksel yüzünden değişim talep ettik. Yetkili Servis bir tane panel getirdi. Ama onun da sol üstü darbe almış. Tabi o zaman bu kaplama vs bilmiyoruz. Gösterdim bu ne vs diye, servis formunu da bana imzalatmadan darbeli panelli tvyi bıraktı gitti. Dedim imza vs atmayacak mıyız? Yok abi ben yeni panel gelince seni arayacağım dedi bir daha ne arayan ne soran oldu.

Yetkili servisi arıyorum o eleman ayrıldı sizin kayıt dahi yok diyor. E diyorum servis istek formu var. Bak panel değişti ama benim imzam yok. Kem küm.

Samsung MH hiç umursamadı. Servis ile çözün dedi geçti. Adamlara imzam yok servis formunda panel değiştirdiler diyorum hiç oralı olmuyorlar. Ürün öyle kaldı elimizde.
Burdaki asıl sorun sorumluluklarının şikayete konu malla sınırlı kalması. Kanunları uygulamayan şirketlere genel yaptırım uygulanması gerek.
 

Trend içerikler

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri